
Ülkemizde 8 gündür, 6 il içerisinde onlarca yangın devam ediyor. Muğla’nın sınırları içerisindeki; dünyanın en güzel koylarına mensup, dünya cenneti koylarımızın özellikle denize bakan yamaçları yangınlar kontrol altına alınamadığından, ateşin denize inmesi ile bittiğini ve tamamen yanarak kül olduğunu gözlemledik.
Yangınların başlangıcı sabotajdı, değildi, tartışmalarının yanında, küresel ısınma nedeniyle iklim değişikliklerinden kaynaklanmış olması da bilim insanlarının açıklamaları doğrultusunda çok muhtemel. Burada yangının ortaya çıkış nedeninden çok, yangının önlenmesine yönelik (var olmayan) hazırlıklar ve yangının durdurulmasına dair çalışmaların yeterliliğine dair şüpheler, tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Yangından etkilenen yerlerdeki tüm vatandaşların aklındaki soru, yangınların kontrol altına alınabilmesi için gerekli ve yeterli iş ve işlemlerin yapılıp yapılmadığı; yangına müdahaleye ilişkin bilim ve tekniğe uygun tedbirlerin alınıp alınmadığına dair sorudur. Bilindiği gibi demokratik hukuk devletlerinde, devletin kendi vatandaşlarının canı ve mülkiyetini korumaya yönelik bir sorumluluğu var. Bu sorumluluk, devletin nezdinde doğuyor. Devletimizin de her zaman, vatandaşlarının zararlarını gidermeye yönelik bir uygulaması olmuştur. Yangın ile mücadele konusunda devletin, gerekli ve yeterli önlemleri almadığını düşünen ve de bu durumdan dolayı zarara uğrayan vatandaşların başvurarak zararını devletin tazmin etmesini talep etmesi hukuken mümkün.
Yangın ile ilgili alınması gereken önlemleri almadığı, yangınla mücadele konusunda eğitimli personel yetiştirmediği, bilim ve tekniğe uygun teçhizat edinmediği tespit edildiğinde, devletin vatandaşlarının can ve mal kayıplarına yönelik, tazminat ödeme sorumluluğunu yerine getirmesi sonrasında da, bu işlerden sorumlu olan yöneticilerden bunun tahsil etmesi gereklidir. Yani devlet; vatandaşlarının canı ve mülkiyetine yönelik tazminat ödeme sorumluluğundadır ancak devlet, soyut bir varlık olarak, yürütme işini kurumlar ve kurumların yöneticileri eliyle yerine getirdiğinden, işte böyle bir durumda devletin de; kurum ve organ yöneticilerine rücu etmesi gerekmektedir.
Yaşanan yangınla mücadele faciası sonunda; vatandaşların devleti sorumlu tutma hakkının varlığının yanında, devletin de bu nedenle ödeyeceği her kuruş tazminat için; sorumlu yöneticilere rücu etmesi, devletin vatandaşa ödemek zorunda kaldığı tazminatları, sorumlu yöneticilerden tazmin etmesi beklenendir. Çünkü devletin ödeyeceği her kuruş, vatandaşımızın vergisinden ve de ülkemizin kaynaklarından karşılanacağından, yöneticinin sorumsuzluğunu ve görevinin gereğini yerine getirmemesinin sonuçlarını da halkın karşılaması elbette ki beklenemez.