Çalışanların, iş yerinden ayrılması, biliyorsunuz, kendine has bir dökümantasyon süreci içeriyor. Bu noktada, çalışanların işçilik alacaklarının iş veren tarafından ödenmesi ile çalışanın; o işyerindeki çalışmasından kaynaklı olarak işçilik alacağının kalmadığına dair bir belge imzalanır, çalışan tarafından. Yüksek mahkeme Yargıtay; uzun bir süredir; imzalanan bu ibranamelerin geçersiz olduğuna, çeşitli kereler hükmetti. Bu noktada; aynı kararlarda çalışanların imzaladığı ibranamelerin geçerli olabilmesi için, Yargıtay hangi kriterlerden geçirerek hükme vardığını da açıkladı.
İbranamenin geçersizliğinin temel nedeni; çalışanın paraya ihtiyacı nedeniyle aslında kendisine ödenen bedelden daha yüksek bir bedelde işçilik alacağı mevcutsa dahi; daha düşük bir bedel alarak, ibraname imzaladığı, ve bu nedenle, imzalanan ibranamenin gerçek iradesini yansıtmadığı düşüncesidir. Sadece paraya ihtiyacı olduğu ve o an paraya ulaşmak için, ibranameyi doğru irade ile imzalamadığı temel düşüncesi ile; çalışanın gerçek iradesini yansıtmaması nedeniyle; yüksek mahkeme imzalanan ibranameleri uzun zamandır, geçersiz sayıyor.
İbranamenin geçerli hale gelmesi için en önemli kriter ise; çalışanın işçilik alacaklarının ödenmesi sonrasında, işçilik alacaklarını aldıktan, en az 30 gün sonra imzalamış olmasıdır. Buradaki kriterin çıkış noktası ise; çalışanın işçilik alacaklarının ödenmesi sonrasında reelde işçilik alacağı kalmadığına dair iradesinin oluşması için gerekli makul zamanın geçmesi ile iradesinin kesinleşmesidir. Yani çalışan alacaklarına dair ödeme alacak ve başla alacağı kalmadığına dair emin olduktan sonra ibranameyi imzalayacaktır.
Tüm bunları açıkladıktan sonra; asıl bu açıklamaların sonunda gelmek istediğim yere geleceğim. Arabuluculuk kurumunun tüm bu ibraname karışıklığına çözüm ürettiğini söyleyebiliriz. Çünkü arabuluculuk sürecinde müzakere edilen işçilik alacaklarının sözleşmeye konu edilmesi ile konu sonradan geçersizliği ileri sürülemeyen ve itiraz edilemeyen bir noktaya taşınır. Arabuluculuğa, taraflardan herhangi birisi; iş akdini sonlandırmak istemeleri anında, hatta iş akdi fesih olmadan da başvurabilirler. Arabuluculukta; hem çalışan tüm işçilik alacağına kavuşabilir; hem de işveren de ödediği bedelden daha fazla bir işçilik alacağı talebi ile gelecekte karşılaşmaz.
Bu yönüyle, arabuluculuk bu kadar popüler bir kurum oldu, çünkü hukuki belirsizlikleri ortadan kaldırıyor. Tarafları gelecekteki muhtemel uyuşmazlıklardan koruyor.