Zeytinlik alanların madencilik ve enerji projelerine açılmasını öngören yasa teklifine sert tepki gösteren Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Kur’an-ı Kerim’in Nur Suresi’nden alıntı yaparak “Bu topraklarda yüz binlerce zeytin ağacını para uğruna sökmek Müslümanlığa sığmaz” dedi.
Kamuoyunda “Zeytin Yasası” olarak bilinen düzenlemeyle birlikte, tapuda “zeytinlik” olarak kayıtlı arazilerde enerji, maden ve sanayi yatırımlarının önü açılabilecek. Teklif, bu alanlardaki projeler için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinin kolaylaştırılmasını, zeytin ağaçlarının taşınmasını ya da yerine yeni fidan dikilmesini yasal zemine oturtmayı hedefliyor.
“Çok büyük bir utanç verici kanıtları olarak tarihteki yerlerini alacaklar”
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Hazırladıkları zeytin yasası ile zeytinciliğin sonunu getirmek isteyenlerin henüz dünyaya gelmedikleri yıllarda; vatanına aşık insanlar tarafından toprağa ekilen yüz binlerce zeytin ağacı, bu yasanın mimarı olan paraya aşık insanların sayesinde topraktan söküp atılacak.”
Aras, zeytinliklerin yok edilmesini “çok büyük bir günahın utanç verici kanıtları” olarak niteledi.
“Mübarek zeytin ağacına kıymak Müslümanlığa sığmaz”
Ahmet Aras, açıklamasında Kur’an-ı Kerim’in Nur Suresi (24:35) ayetine de atıfta bulundu:
“Kur’an-ı Kerim’in Nur Suresi’nde Allah’ın nuru, ‘Ne doğuya ne de batıya ait olan mübarek bir zeytin ağacından çıkan yağ ile aydınlatılan kandile’ benzetilmiştir. Zeytin ağacı mübarek ilan edilmiştir.”
Bu kutsal vurgunun altını çizen Aras, “Kur’an’da mübarek olarak bahsedilen zeytin ağaçlarını topraktan, hayatları bu ağaçlar olan insanlarımızı da köylerinden söküp atmaya kalkışmak Müslümanlığa sığar mı?” diye sordu.
“Cennet dileyenler, vatanını cehenneme çevirmesin”
Aras açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Allah’tan korkusu olan hiçbir Müslüman, para uğruna mübarek zeytin ağaçlarına kıymaz. Ve unutulmasın ki, dünyadaki yaşamında kendi vatanını cehenneme çeviren günah abidelerinin ahiretteki yeri, dualarında diledikleri gibi cennet olmaz, olamaz.”
