Dünya Sulak Alanlar Günü’nü kutlayan doğaseverler, köylüler ve STK temsilcileri gölün acilen avlanmaya yasak bölge ilan edilmesini istedi.
EKODOSD başkanı Bahattin Sürücü; Azap Gölü’nün geleceği için, başta madencilik olmak üzere dıştan gelen tehditlere karşı mutlaka önlemlerin alınmasını, çevre kirliliğinin önlenmesini ve alandaki kuş zenginliğinin korunarak kuş gözlemciliğinin geliştirilmesini ve biyolojik çeşitliliğin zarar görmemesi için mutlaka ava kapatılması gerektiğini, söyledi.
Aydın’ın Söke ilçesine bağlı Yeşilköy ve Avşar köyleri sınırları içerisinde bulunan doğa güzellikleri ile ünlü Azap Gölü’nde bugün EKODOSD (Ekosistemi ve Doğa Koruma Derneği), Doğa Koruma ve Milli Parklar Aydın Şube Müdürlüğü, Avşar ve Yeşilköy Muhtarlıkları, Sarıkemer Jandarma Komutanlığı, Yeşilköy Su Ürünleri Kooperatifi, EKODOSD üyeleri ve vatandaşların katılımıyla farkındalık etkinliği düzenlendi.
Sucul canlılar, su kuşları, zengin bitki ve hayvan çeşitliliğiyle birçok türün yaşamasına olanak sağlayan sulak alanların, aynı zamanda bölgenin iklimini de doğrudan etkileyen, suyun akışını düzenleyen, taşkınları önleyen çok önemli ekosistemlerden biri olduğunu belirten EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü yaptığı açıklamada “Aydın bölgesinde, Milli Parkın Büyük Menderes Deltası bölümü, Bafa Gölü Tabiat Parkı’ndan sonra en önemli sulak alanımız zengin biyolojik çeşitliliğe sahip Ulusal öneme sahip olan Azap Gölü’dür.
Dünya sulak alanlar gününde Azap Gölü’ndeki etkinlikte, her geçen yıl kuruyan, türleri eksilen ve kirletilen sulak alanların önemine dikkat çektik. Biyolojik çeşitlilik bakımından zengin türlere ev sahipliği yapan sulak alanlarımızın, başta iklim değişikliği olmak üzere her türlü tehdide karşı korunmasının sağlanması için başta yerelde yaşayan insanların, kurumların, sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle korunması gerektiğine vurgu yaptık” ifadelerini kullandı.
AVCILIK VE BÖLGEDEKİ MADENLER SULAK ALANLAR İÇİN EN BÜYÜK TEHLİKE
EKODOSD başkanı Bahattin Sürücü; Azap Gölü’nün geleceği için, başta madencilik olmak üzere dıştan gelen tehditlere karşı mutlaka önlemlerin alınmasını, çevre kirliliğinin önlenmesini ve alandaki kuş zenginliğinin korunarak kuş gözlemciliğinin geliştirilmesini ve biyolojik çeşitliliğin zarar görmemesi için mutlaka ava kapatılması gerektiğini, özellikle çocukların kendi gelecekleri olan sulak alanları tanımalarını, işlevini öğrenmelerini, kuşları ve diğer canlıları doğal ortamda görmeleri gerektiğini, bunun için eğitim kurumlarına ve ailelere önemli görev düştüğünü belirtti.
TEMİZLİKTE AVCILARIN FİŞEKLERİ DİKKAT ÇEKTİ
Etkinliğin sonunda seyir terası çevresinde biriken çöpler tüm katılımcılarla birlikte temizlendi, temizlik sırasında bölgede avcıların bıraktıkları fişekler dikkat çekti ve dürbünlerle kuş gözlemi yapıldı.