TBMM’de görüşülmesi beklenene ancak on günlüğüne ertelenen zeytin ve maden yasa tasarısı öncesinde Muğlalı STK’lar harekete geçti. Sandras’ı Koruma Platformu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ve maden, enerji yatırımları ile acele kamulaştırma süreçlerinde değişiklikler öngören kanun teklifine ilişkin kaygıları içeren bir dilekçenin, AK Parti ve MHP’nin Muğla il başkanlıklarına verildiği ve yasanın cennet ormanları, tarım alanları ve koyları ile ünlü Muğla ilini cehenneme çevireceği belirtildi.
TBMM’de görüşülmesi beklenene ancak on günlüğüne ertelenen zeytin ve maden yasa tasarısı öncesinde Muğlalı STK’lar harekete geçti. Sandras’ı Koruma Platformu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ve maden, enerji yatırımları ile acele kamulaştırma süreçlerinde değişiklikler öngören kanun teklifine ilişkin kaygıları içeren bir dilekçenin, AK Parti ve MHP’nin Muğla il başkanlıklarına verildiği ve yasanın cennet ormanları, tarım alanları ve koyları ile ünlü Muğla ilini cehenneme çevireceği belirtildi.
Platformdan adına açıklama yapan Neşe Yüzak şunları söyledi:
***Teklifin yasalaşması halinde Muğla’da bazı köylerde acele kamulaştırma uygulamalarının gündeme gelebileceği ve bunun doğal alanlar ile mülkiyet hakları açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceği belirtildi.
***Teklifin Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilmemesi ve geri çekilmesi talep edilen dilekçede ayrıca etkilenecek köyleri gösteren ve acele kamulaştırma alanı haritaları da eklendi.
YASA HALKIN MÜLKİYET GÜVENLİĞİNİ YOK EDİYOR
***Toplumun tüm kesimlerinin bilgilendirilmesi gerektiğini , AK Parti ve MHP il başkanlıkların da görüşülen yetkililerin de, kaygıları haklı bulduklarını belirtti. Tüm partilerin ve yerel yönetimlerin, halkın mülkiyet güvenliğini yok eden bu yasa hakkında bilgilendirme sorumluluğu olduğunu düşünüyoruz. Maden ve enerji yatırımları ile ilgili yasal düzenlemeler yapılırken yerel halkın görüşlerinin de dikkate alınmasını, oldu bittiye getirilmeden mutabakat oluşturulmasını talep ediyoruz
***Teklifin yasalaşması halinde, Muğla’daki termik santrallere, yıllardır akciğer kanseri ve koah ile bedel ödeyen halkın toprakları da kamulaştırma yolu ile tahsis edilecektir. Nesillerden beri sahip oldukları, emek verdikleri kadim zeytinliklerin bir kısmı zaten ellerinden alınmış olan halk, topraklarını da vermek istememektedir. Bu uygulama ile ilk aşamada Yatağan, Menteşe, Milas ‘ta onlarca köyde acele kamulaştırma uygulanacak, zeytin yasası ile korunan diğer bölgelerdeki zeytinliklerimiz için de örnek teşkil edecektir. Düzenleme ile devlet ormanlarında madencilik izni, kayıtsız-şartsız, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne verilecektir. Söz konusu alanda yapılacak tüm madencilik faaliyetlerine yönelik tasarrufun da çalışmalar sonlanıncaya kadar kuruma devredilecek, orman ruhsat alanında yapılan çalışmaları kısıtlayıcı yasal bir durum ortaya çıksa bile, sahip oldukları izin kazanılmış hak sayılacaktır. Böylelikle, anayasanın 169. maddesi ile korunan ormanlar maden sektörünün insafına terk edilmiş olacaktır.
***Ayrıca Muğla’da Sadece bu alanlarda acele kamulaştırma kararı öngörülse de bu alanların dışında Yatağan’da ve Kavaklıdere’de de bu alanlardan farklı ruhsatlarda, ‘kamu yararı’ kararı talepleri olduğunu biliyoruz. Yasal düzenlemeden önce, bu konuyu halka götürmeyen muhtarlar da halka karşı sorumluluk taşıyor.
15 MUHTAR ALANLARIN SANTRALLERE AÇILMASINDA SAKINCA YOKTUR DEDİ
***Mecliste komisyonda teklif görüşülürken giden 15 muhtarın ‘Bu alanların santrallere açılmasında sakınca yoktur’ demeleri halkın görüşünü yansıtmamaktadır. Çünkü halk bu konuda bilgilendirilmemiştir. 2022 ve öncesinden beri kamu yararı kararı isteyen maden ve enerji sektörüne ilişkin kararlar, zeytin yasası ile mülkiyet haklarını korur durumdaydı. Gelinen noktada bu sektörlere her istediği verilerek, vatandaş toprağından edilecek. Yakın zamandaki kamu yararı talepleri de bunu gösteriyor. Bütün köylerin başına gelebilir. Bu yasa meclis genel kurulundan geçmemelidir. Milletvekilleri vebalini taşır” dedi.