IUCN’nin raporuna göre, değerlendirmeye alınan 47.282 ağaç türünden 16.425’i tehlike altında. Bu da ağaç türlerinin IUCN Kırmızı Listesi’ndeki tüm türlerin dörtte birini oluşturduğu anlamına geliyor. Tehlike altındaki ağaç türlerinin sayısı, tehdit altındaki kuş, memeli, sürüngen ve amfibiler gibi diğer hayvan türlerinin toplamından bile fazla.
Botanic Gardens Conservation International’dan Dr. Malin Rivers, ağaç türlerinin küresel durumunu ilk kez kapsamlı bir şekilde gözler önüne seren bu değerlendirmeyi “çığır açıcı” olarak nitelendiriyor. Rivers, “Bu çalışma, 1.000’den fazla ağaç uzmanının çabalarıyla hayata geçti. Yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde koruma çalışmaları artırılmalı,” diyerek acil eylem çağrısında bulundu.
Ağaçların kaybı, ekosistemlerin temellerini sarsacak kadar büyük bir tehdidi beraberinde getiriyor. Karbon döngüsü, su döngüsü, toprak oluşumu ve iklim düzenlemesi gibi hayati süreçlerin merkezinde yer alan ağaçlar, kaybolmaları durumunda yaşamı olumsuz etkileyecek zincirleme reaksiyonlar yaratabilir. 5.000’den fazla ağaç türü yapı sektöründe, 2.000’den fazla tür ise ilaç, gıda ve yakıt gibi alanlarda kullanılıyor.
Kew Kraliyet Botanik Bahçeleri’nden Dr. Eimear Nic Lughadha ise “Bu korkutucu gerçek, koruma planlarının şekillenmesinde acil bir teşvik olmalı,” diyor. “Ağaçlar sadece iklimi düzenlemekle kalmıyor, aynı zamanda binlerce canlıya ev sahipliği yapıyor” diye ekliyor.
EN BÜYÜK TEHDİT İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Ağaç türlerini tehdit eden en büyük etmenlerden biri iklim değişikliği olarak öne çıkıyor. Özellikle tropik bölgelerde deniz seviyesindeki yükselme ve artan fırtınalar ağaçları tehdit ediyor. Tehlike altındaki türlerin en yoğun olduğu yerler ise adalar; çünkü bu alanlar, tarım ve kentleşme nedeniyle daha yüksek oranda ormansızlaştırılıyor ve istilacı türlerin etkisine daha açık durumda.
Güney Amerika, dünyanın en büyük ağaç çeşitliliğine sahip kıtası olarak biliniyor. Ancak bu bölgede bile 13.668 türün 3.356’sının tehdit altında olduğu görülüyor. Uzmanlara göre, Güney Amerika’daki birçok ağaç türü henüz tanımlanmadığı için tehdit altındaki tür sayısının artması bekleniyor.
Fondation Franklinia Direktörü Jean-Christophe Vié ise bu yeni değerlendirmenin, doğayı koruma çalışmalarını yönlendirecek bir rehber olarak kullanılması gerektiğini belirterek, “Artık nerede harekete geçmemiz gerektiğini biliyoruz. Birçok ülke zaten ağaç türlerini korumak için stratejiler geliştirdi,” diyor. Ghana, Kolombiya ve Kenya gibi ülkeler, tehdit altındaki türlerin korunmasına yönelik somut adımlar atıyor.