Bodrum Deniz Müzesi Yayınları’nın sekizinci kitabı “Biz Süngerciler: Yaşadıklarımız, Hatıralarımız”, Bodrum’un denizle yazılmış kaderini, süngerciliğin izinde bir bellek çalışması olarak okurlarıyla buluşturdu.
Bodrum Deniz Müzesi’nin yürüttüğü sözlü tarih çalışmalarının çıktısı olan, iş insanı Mustafa Cem’in katkılarıyla hayata geçen ve Dr. Meltem Ulu tarafından kaleme alınan “Biz Süngerciler: Yaşadıklarımız, Hatıralarımız” kitabı, Bodrum Denizciler Derneği’nde gerçekleştirilen imza etkinliğiyle tanıtıldı.
Bodrum’un Köklerinden Yükselen Bir Bellek Çalışması
Turizmin bugünkü kimliğinden çok önce, Bodrum’un ekonomik ve kültürel yaşamının merkezinde süngercilik yer alıyordu. “Biz Süngerciler: Yaşadıklarımız, Hatıralarımız” kitabı, o dönemin görünmeyen hikâyelerini, sünger avcılarının, tekne ustalarının, deniz feneri bekçilerinin ve onların ailelerinin anlatılarıyla bir araya getiriyor. Kitap, sadece bir mesleğin değil, Bodrum’un kimliğini şekillendiren insan emeğinin ve denizle kurulan bağın da kaydını tutuyor.
Yoğun İlgi Gören Tanıtım Etkinliği
Tanıtım etkinliği, Bodrum Belediyesi Genel Koordinatörü – Meclis Üyesi Emel Çakaloğlu, iş insanı Mustafa Cem, yazar Dr. Meltem Ulu ve Müze Müdürü Selen Cambazoğlu’nun konuşmalarıyla başladı. Etkinliğe Bodrum’un süngercileri, denizcileri, arkeologları ve kent halkı yoğun ilgi gösterdi.
Numaralandırılmış 500 özel baskıyla ücretsiz olarak dağıtılan kitap, Bodrum’un unutulmaya yüz tutmuş dönemine ışık tutarken aynı zamanda yerel belleğin korunmasına yönelik önemli bir kültürel adım olarak değerlendirildi.
Bodrum Deniz Müzesi’nin yürüttüğü sözlü tarih çalışmalarının danışmanı ve kitabın yazarı Dr. Meltem Ulu, çalışma sürecini şöyle özetledi:
“Süngercilik, yalnızca bir geçim yolu değil, denizle kurulan derin bir dostluğun ifadesidir. Bu kitapla, o dönemi bizzat yaşamış insanların tanıklıklarını, Bodrum’un kültürel belleğine kazımayı amaçladık.”
Sözlü tarih çalışmalarının ve kitabın destekçisi Mustafa Cem ve Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu, Bodrum’un denizle başlayan hikâyesinin gelecek kuşaklara aktarılmasının önemine dikkat çekti.
Mustafa Cem, Bodrum’a olan bağlılığını şu sözlerle dile getirdi:
“İnsanın köklerini unutmadan ilerlemesi gerektiğine inanıyorum. Bu kitap, yalnızca bir dönemi değil, dayanışmanın ve emeğin sembolü olan süngercilerin ruhunu yaşatıyor.”
Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu ise kitabın önemini şu cümlelerle vurguladı:
“Bu çalışma, Bodrum’un yalnızca geçmişine değil, geleceğine de bir armağandır. Çünkü kentlerin belleği korunmadığında kimlikleri de kaybolur.”
Deniz Müzesi başta olmak üzere etkinliğe katkısı olan herkese teşekkür eden Genel Koordinatör Emel Çakaloğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bodrum’un değerlerinden biri olan süngerciliği, denize adanmış nice ömürleri anlatan bu kitap, bizleri hem geçmişe götürecek hem de bin bir emekle koruduğumuz değerlerimizi tekrar hatırlatacak.”
Bir Kitaptan Fazlası: Denizle Yazılmış Bir Bellek
“Biz Süngerciler: Yaşadıklarımız, Hatıralarımız”, Bodrum’un tarihini sadece turizmle değil, deniz emekçileriyle anlamak gerektiğini hatırlatıyor.
Süngercilerin teknelerinden kadınların sünger makaslamadaki rollerine, tekne yapımından sualtı arkeolojisine kadar uzanan geniş bir kültürel panorama sunan eser, denizin altındaki hayatı edebi ve akademik bir dille yeniden canlandırıyor.