Su sıkıntısı,
sadece Bodrum’un değil,
ülkenin problemi.
….
Ülkemiz kavruluyor.
Cehennem sıcaklarıyla birlikte barajlar S.O.S vermeye başladı.
İstanbul’da barajlar kurudu. (Hükümet önlem alacağına, baraj havzasına siteler yapıyor!)
Kuruyan sadece barajlar değil, göller.
60 yılda ülkemizdeki 240 gölden 186’sı tamamen kurudu.
Geri kalanlar ise, kuraklık tehditinde.
….
Yıllık içme içme suyu ihtiyacı 7-8 milyar metreküp olan ülkemiz,
“Su stresi” yaşıyor.
Zira;
Bölgesel su krizi kapımızda değil, evimizin içinde.
Birleşmiş Milletler’in iklim raporunda,Türkiye’nin ”Su stresi” yaşayan ülke konumundan 2030’da “Su fakiri” ülke kategorisine geçebileceği belirtiliyor.
….
Jeolojik yapısı nedeniyle Bodrum yarımadası, su rezervleri bakımından Muğla’nın en kıt havzasında yer alıyor.
Kış aylarında mevcut su kaynakları ve açılan yeni su kuyuları ile su temini zor sağlanırken, yaz aylarında nüfus 5-6 kat arttığı için Bodrum’da su krizi yaşanıyor.
Traji komik olan ise; Bodrum’un genel bütçe vergi gelirlerinden kış nüfusuna göre pay alması.
….
Bodrum neden “Su fakiri”.
Yerel yönetimin, “Su zengini” gibi davranıp, önlem almakta gecikmesi ve bazı önlemleri es geçmesi.
Örnek mi;
Bodrum’un “Su fakiri” olmasındaki en büyük sorun olan, “Kaçak kuyular” konusunda halen bir adım atılmamış olması.
Bodrum’da son yıllarda binin çok üzerinde kaçak kuyu açıldı.
Fazla kuyu ile fazla su çekimi yapmak, yeraltı kaynaklarını aşırı tahrip ediyor.
Ki; bu da Bodrum’un içme suyu ihtiyacının kalıcı olarak yok edilmesi anlamına geliyor.
….
Yağışların azalması,
doğa olayları,
iklim değişikliği,
isale hattı kaçakları,
nüfus artışı….
Bodrum’daki su kıtlığının ana nedenleri.
Ayrıca,
ormanların betonlaşması,
tarım topraklarının aşırı konut, otel, tatil köyü ve diğer yapılaşmalar ile tahrip edilmesi,
kömür santralleri,
arıtma tesislerinin, arıtma yapmak yerine denizi kirletmesi,
kaçak kuyuların aşırı çekimi nedeniyle, tuzlanma…,
sıkıntının diğer ögeleri.
….
En büyük neden ise;
Suyun bedavaya ve hunharca kullanılması!
….
Yeraltı sularını tüketen ve kirleten, bol yağışlı ülkelerin gözde sporu Golf ne yazık ki, “Su fakiri” ülkemizde de yaygınlaştı.
Bodrum’da iki golf kulübü var.
Biri 18 delikli.
Diğeri; 9 delikli.
Golf;
binlerce dönüm çimen,
yeşilliği korumak için de su ve gübre/ilaç demek.
….
18 delikli bir golf sahası, günde ortalama 3.000 – 6.000 m³ (3-6 milyon litre) / su tüketiyor.
Sahanın büyüklüğü, çim türü ve hava sıcaklığı su tüketimini artırıp eksiltiyor.
Standart bir golf sahasının yıllık su tüketimi ise; 500.000 – 1.000.000 m³ (yarım milyon ila bir milyon ton su) arasında değişiyor.
Bodrum’da iki golf sahası olduğuna göre bu rakam ikiye katlanıyor.
Yani; yıllık 1-2 milyon ton su.
….
Tatil köylerinin,
yüzlerce binlerce konuttan oluşan sitelerin,
otellerin,
devasa villaların yeşil alanları, havuzları.
Peyzaj şirketleri.
Halı sahalar… ve diğerleri,
su tüketiminde golf kulüpleri ile yarışıyor.
….
Peki bunlar normal su mu kullanıyor.
Hayır.
Bedel ödüyorlar mı.
Hayır.
….
Kaçak kuyu açarak,
Bodrum’un su kaynaklarını, bir kuruş bedel ödemeden inanılmaz bir vahşilikle tüketiyorlar.
….
Yeraltı suları kontrolsüz tüketiliyor.
Su bedeli tahsilatı yapılmıyor/yapılamıyor/yapılmak istenmiyor.
Atık su bedeli alınmıyor.
Neden.
Hiç denetim yapılmadığından.
….
Türk Ceza Kanunu’nun 5237 Sayılı Kanun 163. maddesi gereğince; kaçak su kullananlara 1849 TL para cezası ve 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanıyor.
….
Peki,
Kaçak kuyu açtığı, kaçak su kullandığı için kaç kişi ceza aldı!
….
Meraktan soruyorum;
Bodrum’u yönetenlerin kendi bahçelerine açtıkları kuyular yasal mı/kaçak mı.
Kuyu suyu ve atık bedeli ödüyorlar mı!
….
Basit bir hesapla;
kaçak kuyulardan her yıl 20-30 milyon ton, belki daha fazla su çekiliyor.
İlçenin yıllık su tüketimi hesaplanırken, kaçak kuyulardan çekilen su hesaba katılmıyor!
Zira,
Hesaplanacak olsa,
Bodrum’un yıllık su ihtiyacının da aynı miktarlarda olduğu görülür.
….
Acaba,
kaçak kuyulara saat konulsa,
aynı oranda harcama olur mu!
….
Belediye’nin,
su ve katı atık faturası ne kadar artar!
….
Bodrum’da yeraltı suları yüz, bazı yerlerde üçyüz metrenin altında.
Eğer bu suların çekimi denetlenmez ise, çok kısa bir dönemde telafisi olmayan sıkıntılar yaşarız.
Yeraltı suyu hepimizin.
Kaynaklarımızı ve haklarımızı korumak yerel yönetimin görevi.
Ayrıca DSİ ve MUSKİ’ de denetlemek ve korumakla yükümlü.
….
Bodrum’da ağaçlar ve doğa için gösteri yapıp seslerini yükseltenler (Bodrum’a sahip çıktıkları için onları can ı gönülden kutluyorum) neden yeraltı sularımız için de mücadele bayrağı açmıyorlar.